KIZILAY TEKNOLOJİ
Kızılay Teknoloji A.Ş.'ye hoş geldiniz.

Günümüzde rekabet sertleşiyor, maliyetler artıyor ve kurumlar daha verimli olmanın yollarını arıyor. Bu nedenle dijital dönüşüm ve yapay zekâ projeleri hızla çoğalıyor. Ancak büyük beklentilerle başlayan birçok proje, birkaç yıl sonra kimsenin kullanmadığı sistemlere dönüşebiliyor. Bunun temel sebeplerinden biri, teknolojinin iş ihtiyacının önüne geçmesi. Çoğu dönüşüm yolculuğu “Yapay zekâ asistanı yapalım”, “Otomasyon kuralım” gibi araç odaklı hedeflerle başlıyor; iş problemi ise geri planda kalıyor.

Veri tarafı da çoğu kurumda sanıldığı kadar parlak değil. Sistemlerde bulunduğu varsayılan veriler genellikle dağınık, eski, eksik veya birbirini tutmayan formatlarda duruyor. Bazı kritik bilgiler ise hâlâ sadece çalışanların hafızasında yaşıyor. Bu durumda teknik olarak çalışan yapay zekâ ya da analitik çözümler bile gerçek iş değeri üretemiyor.

Süreçler ise çoğu zaman olduğu gibi dijitale taşınıyor. Gereksiz onaylar, tekrarlayan işler ve belirsiz sorumluluklar dijitalize edilerek varlığını sürdürüyor. Bunun sonucu, verimsizliğin sadece dijital versiyonunun ortaya çıkması oluyor. Üstelik projeler canlıya alınınca da sürdürülebilirlik sorunu başlıyor: “Veriyi kim güncelleyecek?”, “Süreç değişirse sistem nasıl uyarlanacak?” sorularına net cevaplar olmadığı için çözümler zamanla işlevini kaybediyor.

Bu tablo, dijital dönüşüm projelerinin kurumsal gerçeklikten kopuk tasarlandığında büyük yatırımlara rağmen beklenen değeri üretememesine yol açıyor.

 

Akıllı Dönüşümün Yaklaşımı

Akıllı dönüşüm, teknolojiyi bir amaç değil, iş problemlerini çözen bir araç olarak ele alır. Bu yaklaşımda “Hangi yapay zekâ aracını kullanalım?” sorusu yerine “Gerçek iş ihtiyacımız ne?” sorusu öne çıkar. Kurumun zamanını nereye harcadığı, hataların nerede yoğunlaştığı, süreçlerin nerede tıkandığı objektif şekilde analiz edilir. Teknoloji ancak bu resim netleşince devreye girer.

Bu yaklaşım aynı zamanda kurumları veri gerçekliğiyle yüzleştirir. Verinin nerede tutulduğu, ne kadar güncel olduğu ve kim tarafından sahiplenildiği araştırılır. Dijital hafızanın, resmi sistemler yerine Excel dosyalarında veya çalışanların hafızasında olması sık karşılaşılan bir durumdur. Veriye sahiplik net değilse, yapay zekâdan doğru sonuç beklemek mümkün değildir.

Akıllı dönüşüm, süreçleri olduğu gibi hızlandırmaya çalışmaz; önce sadeleştirir, sonra gerekirse otomasyonla güçlendirir. Onayların gerekliliği sorgulanır, karar noktaları netleştirilir ve insan zekâsının gerçekten gerektiği yerler ayrıştırılır. Temizlenmiş süreçler üzerine kurulan teknoloji hem daha etkili hem daha sürdürülebilir olur.

Bu yaklaşımın son ayağı yönetişimdir. Sistemin kim tarafından güncelleneceği, veri kalitesinin nasıl korunacağı ve ileride oluşacak değişikliklerin nasıl yönetileceği baştan tanımlanır. Teknoloji ekipleri ve iş birimleri arasında ortak sahiplik kültürü oluşturulur.

Dijital Dönüşüm Nedir? » NetBT Danışmanlık Hizmetleri A.Ş.

 

Adım Adım Akıllı Dönüşüm Yolculuğu

1. Mevcut Durum ve Efor Analizi   
Kurum, zamanını nereye harcadığını ölçerek işe başlar. Çalışanların veri aramak, onay beklemek veya tekrarlayan işler yapmak için harcadığı zaman analiz edilir. Amaç, dijitalleştirme hedefine atılmak değil; akıllandırıldığında en yüksek değer yaratacak alanları tespit etmektir.

2. İsraf ve Darboğazların Belirlenmesi   
Aynı bilginin farklı sistemlere tekrar girildiği, gereksiz beklemelerin yaşandığı ve hata oranlarının yüksek olduğu noktalar tespit edilir. Bunlar genellikle kurumun gizli verimlilik fırsatlarıdır.

3. Veri Envanteri ve Olgunluk Analizi   
Hangi verilerin mevcut olduğu, hangi formatlarda tutulduğu, güncellik ve doğruluk seviyeleri değerlendirilir. Çalışanların gayri resmî notlarında veya hafızalarında duran bilgilerin sisteme taşınması gerekebilir.

4. Hedef İş Senaryolarının Kurulması   
Teknolojiden bağımsız şekilde “nasıl bir iş deneyimi hedefleniyor?” sorusu yanıtlanır. Örneğin bir müşteri temsilcisinin tüm bilgilere tek ekrandan ulaşması veya satış ekiplerinin hatasız ve hızlı teklif oluşturabilmesi gibi net senaryolar yazılır.

5. Küçük ve Ölçülebilir Pilotlar   
Devrim yaratmaya çalışmak yerine, etkisi hızlı görülen pilotlar uygulanır. Bu pilotlar hem somut fayda üretir hem de kuruma öğrenme sağlar. Aynı zamanda büyük dönüşümlerin temeli olur.

 

Gerçekçi Bir Yapay Zekâ Asistanı Örneği

Kurumların hayali çoğu zaman “her şeyi bilen bir yapay zekâ asistanı”dır. Ancak sahaya inildiğinde dokümanların dağınık, prosedürlerin güncel olmayan, bilgilerin kişisel klasörlerde saklandığı bir tabloyla karşılaşılır. Böyle bir zeminde yapay zekâ asistanı eksik veriyle yanlış cevaplar verebilir ve kullanıcı güveni hızla düşer.

What Is The Next Level Of AI Technology?

Akıllı dönüşüm yaklaşımı ise önce asistanın gerçekten değer katacağı senaryoları belirler. Ardından bu senaryoları besleyecek veri ve dokümanlar toplanır, güncellenir, sınıflandırılır ve eksikler tamamlanır. Son olarak bilginin güncel kalmasını sağlayacak yönetişim modeli kurulur. Böylece yapay zekâ asistanı, vitrinde duran bir proje olmaktan çıkıp çalışanların günlük iş akışının doğal parçasına dönüşür.

 

Sonuç

Akıllı dönüşüm, dijitalleşme ve yapay zekâ yatırımlarını daha sağlam, sürdürülebilir ve ölçülebilir bir zemine oturtur. Kurumları veri gerçekliğiyle yüzleştirir, süreçlerini sadeleştirir ve uzun vadeli bir yönetişim modeli sunar. Böylece hem yatırım kaybı riski azalır hem de çalışanların teknolojiye güveni artar.

Özetle ilke nettir: Önce süreç ve veri omurgası güçlendirilir, sonra yapay zekâ bu temelin üzerine inşa edilir. Bu yaklaşım gelecekteki tüm teknolojik fırsatları daha erişilebilir hale getirir.

 

11 Aralık 2025

© 2025 KIZILAY TEKNOLOJİ